Algıda Seçicilik ve ya Algısal Seçicilik, bireyin belli başlı ilgi duyduğu öğeleri diğerlerine nazaran daha hızlı fark etmesine verilen isimdir. Arabada giden bir ekipte ki her bir bireyin mesleklerinin ve ilgi alanlarını farklı olduğunu varsayalım. Bankacı etrafta ki ATM ‘lerin Reklamcı ile Reklam panolarının yerleşimini fark edecektir. Psikoloji testlerinde kullanılan karma işaret ve resimlerde terapsit hastasından ilk gördüğü üç resmi ister. Kişinin karakteristik profiline bağlı benzer şeyleri fark edeceklerdir.
Makas, Ayakkabı ve Tarak fark eden kişi bir berber veya Bıçak, Makas ve İp fark eden kişi bir katil olabilir. Bu şu an için kesin bir bilim değildir. Kişinin yalan söylüyor olma olasılığı mevcuttur. Henüz yalan söylediğini belirleyen kesin bir bilim de yoktur. Bunun yanında Bıçak, Kanca ve Satır seçen bir kişi illa ki katil olmak zorunda da değildir. Bu kişinin bir kasap olma olasılığı da vardır. Üstelik şüpheli bir kasapsa işin içinden çıkılmaz olur.
Böyle bir seçkinin bir kişi değil toplumlar üzerinde kullanımı ise çok daha doğru sonuç çıkarır. Otoyol reklamları komple algıda seçiciliğe dayalı olarak yapılır. TV reklamları ise karma seçiciliğe dayalıdır. Akşama kadar TV programları izleyen bir çiftten erkek Pet reklamlarını hiç fark etmez iken kadın için araba reklamları görünmez olur. Bu sebepten reklamın kişinin alıcısını dorudan etkilemesi hedeflenir.
Algıda seçicilik, kişinin algılama sürecinde dış dünyadan gelen çok sayıda bilgi arasından sadece bazılarını fark etmesi ve diğerlerini görmezden gelmesi durumudur. Başka bir deyişle, insanlar bilgi ve deneyimlerini önceden sahip oldukları inançlar, değerler ve ön yargılar gibi faktörlerden etkilenerek dünyayı sadece kendi bakış açılarından algılarlar. Bu nedenle, kişiler farklı deneyimler ve bilgiye sahip oldukları için aynı olayı bile farklı şekillerde algılayabilirler.
Algıda seçicilik, birçok durumda kişinin yanılgıya düşmesine ve yanlış sonuçlar çıkarmasına neden olabilir. Ancak, kişinin hayatta kalması ve karar verme sürecini hızlandırmak için bazı seçimler yapması gerektiği gerçeği göz önüne alındığında, tamamen nötr bir algılamanın mümkün olmadığı anlaşılabilir. Algıda seçicilik, aynı zamanda, kişinin kendi deneyimlerinden öğrendiği şeylerin, gelecekteki kararlarında etkili olmasına yardımcı olabilir.